Pages

Subscribe:

7.16.2013

Otizm Şüphelenen Aileler

Merhaba değerli okuyucular; bu yazımı; otizmle ilk defa tanışmış, bu deyimi yeni duyan ailelere yardımcı olması amacıyla hazırladım.

Bu konuda çok soru gelmekteydi umarım yardımcı olabilirim…

Değerli aileler siz bu satırları okurken büyük ihtimalle çocuğunuz 2-3 yaşlarında, ya onun gelişiminde bir şeyler ters gidiyor- acaba bir problem mi var- onu araştırıyorsunuz, ya da doktor otizm(atipik otizm) olabilir dedi. Bu nedenle ne yapacağınızı şaşırdınız, araştırma içine girdiniz. Ve otizmi büyük ihtimalle ilk defa duydunuz ya da pek bir bilgi sahibi değilsiniz…

Öncelikle sakin olun. Bütün çocukların gelişim basamaklarını aynı zamanlarda tamamlamadığı herkesçe kabul edilen bilimsel bir gerçektir. Bunu unutmayın. Bazı çocuklar 2 yaşında 50-60 kelime bilirken bazı çocuklar daha 2 yaşında konuşmaya yeni başlayabilirler.

Belki çocuğunuzun aslında bir gelişim problemi yok boş yere şüphelendiniz. Ancak belki de çocuğunuzda otizm ya da birçok gelişim bozukluğundan bir tanesi var. O halde erken attığınız adımlar sayesinde çocuğunuz için kritik evrelerde yapılabilecek çok önemli müdahaleleri yaptırabilme şansını yakaladınız. İşte bu nedenle erken teşhis oldukça önemlidir. Ben olsaydım şüphe durumunda muhakkak araştırma, sorgulama yolunu seçerdim.

Çocuğumun fiziksel olarak akranlarından hiçbir farkı yok, gülüyor ağlıyor vb. bunları söylediğinizi duyar gibiyim. Maalesef otizm işte böyle gizli bir rahatsızlık. Yani otizmli çocuğun dışarıdan bakıldığında anlaşılmasını sağlayacak hiçbir fiziksel farklılık yoktur. Tamamen davranışlarına ve bazı hareketlerine bakarak bunun anlayabilmekteyiz. Peki neden şüphelendiniz. Büyük ihtimalle çocuğunuzun konuşmadığını çok kelime söyleyemediğini sizinle pek ilgilenmediğini söyleyeceksiniz.

O halde şöyle bir toparlayalım aşağıdaki belirtiler çocuğunuzda varsa şüphelenme zamanı:

1-Göz kontağının azlığı: Bazı durumlarda çocuk anne ile veya tanıdıklarla göz teması kurabilmesine rağmen, bu sorun daha çok yabancılarla kendisini belli eder. Yabancıların varlığından rahatsızlık duyulur ve çocuk bu rahatsızlığını göz teması kurmayı reddederek veya ağlayarak, değişik sesler çıkararak vs. belli eder. Otizm teşhisinde, göz teması kurmadaki zorluklar en önemli faktörlerden birisi olup, 1 yasından itibaren varlığını belli eder.

2-Konusma dili ve beden dili ile ilgili bozukluklar: Çocuk eğer çok konuşmuyorsa, az kelime kuruyorsa ya da vücut dili, ifadeleri konuşmasına eşlik etmiyorsa, aynı kelimeleri tekrar ediyorsa, yüz  ifadelerinde tekdüzelik varsa bir sorun olduğunu söyleyebiliriz.

3-Sınırlı ilgi alanı ve rutinler: Bazı konularda çok ilgiliyken diğer konularla hiç ilgilenmeme, örneğin siz çağırdığınızda tepki vermezken diğer odadaki televizyonda çıkan sevdiği bir reklamı duyduğunda koşarak gidip ekrana bakması bizi şüphelendirmektedir. Parmak uçlarında yürüme, el çırpma, sallanma, belirli bir nesneyle sürekli ve aynı şekilde oynama… Belirli bir düzene sıkı sıkıya bağlılık(Yabancılara, misafirlerin gelmesine tepki gösterme-Günlük düzenindeki ufak değişikliklere tepki gösterme)

Yaşıtlarıyla oyunlar geliştirememe, oyunlarına katılamama
4-Yemek konusunda aşırı seçicilik: Genelde birçok yiyeceği yemezler, sürekli aynı yiyecekleri yemek isteyebilirler. Tabi ki bazen de yemek konusunda hiçbir problem olmayabilir.
Şimdi bir de;
Bütün tipik(normal) çocuklarda olması gereken gelişim özelliklerine bakalım:
19-24 ay dil gelişimi özellikleri:
2 sözcüklü basit cümleler kurar.
Önüne konulan 4-5 tanıdık eşyadan istenileni verir.
Gösterilen bir resimden yakın çevresine ait nesnelerin bir ikisinin adını söyler.
İki sözcüklü cümlelerle konuşur.
Sürekli bu ne bu ne diye sorular sorar.
50-200 arasında sözcük dağarcığına sahiptir.
19-24 ay sosyal-duygusal özellikler:
İsteklerini belli eder.
Anne baba gözetiminde çevreyi keşfetme gayreti içindedir.
Aynada kendini tanır
Basit ev işlerini taklit eder.
Basit hayali oyunlar oynar.
Oyuncakların toplanmasına yardım edebilir.
Gereksinimlerini söyler.
Mülkiyeti anlamaya başlar.
Tüm bu bilgilerden sonra;
Eğer çocuğunuzda otizm olabileceğinden kuşkulanıyorsanız, en kısa zamanda bu kuşkunuzla ilgili olarak uzman görüşü almalısınız.

Bu amaçla doğrudan çocuk ruh hastalıkları uzmanına ya da çocuk nörologuna başvurabileceğiniz gibi, önce çocuğunuzun doktoruna ya da sağlık ocağında çalışan sağlık personeline de danışabilirsiniz.
Çocuğunuzun gelişimini takip eden çocuk doktoruna, Ana Çocuk Sağlığı Aile Planlama Merkezlerinde ya da sağlık ocaklarında görev yapan aile hekimlerine, hemşirelere ve ebelere, çocuğunuzda fark ettiğiniz sorunları ve neden otizmden kuşkulandığınızı anlatabilirsiniz. Bu kişiler çocuğunuzun rutin gelişim takibini yaparken sizin otizmle ilgili kuşkularınıza da ışık tutabilirler.
Ülkemizde otizm teşhisi koyabilecek uzmanlar çocuk ruh hastalıkları uzmanları ve çocuk nörologlarıdır. Bu uzmanlar teşhis koyma amacıyla otizme yönelik ayrıntılı değerlendirme yaparlar. Çocuklarda otizm olup olmadığını, otizmin derecesini, zekâ düzeyini, uyum becerilerini, iletişim becerilerini ve davranış gelişimini değerlendirmek için çeşitli testler vardır. Çocuk ruh sağlığı uzmanları ve çocuk nörologları ayrıntılı değerlendirme sırasında bu testlerin hangilerinin sizin çocuğunuza uygulanması gerektiği konusunda sizi bilgilendirirler ve çocuğunuza test uygulanması için sizi yönlendirirler. Eğer çocuğunuz otizm teşhisi alırsa, Özürlü Sağlık Kurulu Raporu almanız gerekir. Özürlü Sağlık Kurulu Raporu almak için, bünyesinde Özürlü Sağlık Kurulu bulunan bir hastaneye başvurmalısınız.
Eğitimin planlanması
Bir çocuğa otizm teşhisi koyulduktan hemen sonra eğitim programının planlanması adımına geçilmelidir. Otizmin tedavisi sürekli ve yoğun eğitimdir. Her çocuk gibi sizin çocuğunuzun da bu eğitime hakkı vardır. Bu haktan yararlanmak için yaşadığınız yere en yakın Rehberlik ve Araştırma Merkezine (RAM) başvurmalısınız. Bu başvuruyla RAM içinde bulunan Özel Eğitim Değerlendirme Kurulu tarafından çocuğunuza eğitsel değerlendirme ve teşhisleme yapılır. RAM’da eğitsel değerlendirme ve teşhisleme süreci sonunda çocuğunuz için bir yıllık bir eğitsel plan hazırlanır. Çocuğunuzun gelişimi RAM tarafından düzenli olarak takip edilir ve eğitsel plan her yıl RAM tarafından yenilenir. RAM’da hazırlanacak eğitsel planda çocuğunuzun hangi eğitim ortamında eğitim görmesinin uygun olacağına ilişkin görüş de belirtilir.
Eğitim ortamına yerleştirme yapılması
RAM’da hazırlanacak eğitsel plandaki görüş doğrultusunda il ya da ilçe Millî Eğitim Müdürlüğü bünyesindeki Özel Eğitim Hizmetleri Kurulu, otizmli çocuğunuz için en uygun olan eğitim ortamına yerleştirme kararı verir. Yerleştirme seçenekleri şunlardır:
Kaynaştırma: Kaynaştırma, özel eğitim gerektiren çocukların eğitimlerini normal gelişim gösteren çocukların devam ettiği resmî veya özel okullarda sürdürmeleridir. Özel eğitim gerektiren çocuk okul öncesi, ilköğretim ve orta öğretim kurumlarında kaynaştırma eğitimi alabilir.
Özel eğitim sınıfı: Özel eğitim sınıfları, resmî ve özel okul bünyesinde özel eğitim gerektiren öğrenciler için açılan sınıflardır.
Otistik Çocuklar Eğitim Merkezi (OÇEM): Zorunlu öğrenim çağında olup normal ilköğretim programlarına devam edemeyecek özelliklerde olan otizmli öğrenciler için resmî ve özel otistik çocuklar eğitim merkezleri (OÇEM) vardır.
Otistik Çocuklar İş Eğitim Merkezi: İlköğretimlerini tamamlayan, genel ve meslekî ortaöğretim programlarına devam edemeyecek durumda olan ve 21 yaşından gün almamış otizmli bireyler otistik çocuklar iş eğitim merkezlerine devam edebilirler. Çocuğunuzun eğitim ortamına yerleştirilme süreci biraz zaman alabilir. Bu süreci hızlandırmak için siz de çocuğunuza uygun eğitim ortamlarını araştırabilirsiniz. Bu arayışta karşılaşabileceğiniz sorunlar sakın sizi yıldırmasın! Ülkemizde otizmli çocuklara uygun eğitim ortamı ya da öğretmen olmaması gibi sorunların çözümü için Millî Eğitim Bakanlığı ve sivil toplum kuruluşları çok yoğun çaba harcamaktadır. Bu çabalar sonucunda yarının bugünden daha güzel olacağına inanıyoruz.
Özel eğitim giderlerinin karşılanması: Ülkemizde resmî eğitim kurumlarında verilen özel eğitim hizmetleri ücretsizdir ve devlet tarafından karşılanır. Ancak; özel eğitim kurumlarından verilen özel eğitim hizmetleri ücrete tabidir. Bu ücretin belli bir bölümü de devlet tarafından karşılanır.

DİPNOT: 2 yaş civarında genellikle doktora gittiğinizde hemen çocuğunuza otizmli-otistik denilmez. Çok büyük belirtilerle belli değilse…
 Bu, çocuğunuzla ilgili endişelenmemeniz anlamına gelmemeli. Sürekli çocuğunuz doktor tarafından takip edilmeli. Doktorunuzun önerilerini muhakkak yerine getirmelisiniz. Sonuçta çocuğunuzda otizm çıkmazsa ona bir zararınız dokunmaz ancak eğer ilerleyen yaşlarda otizm belirtileri artarsa ona büyük fayda sağlamış olursunuz. Ve birçok temel eğitimi daha o yaştan ona aldırarak büyük avantaj elde etmiş olursunuz. İleriki yaşlarında hayatını kolaylaştıracak bir çok beceriyi edinmesini sağlamış olursunuz…

Saygılarımla
Berat ÇELİK

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

Sayfamızı Beğenmenizle
Mutluluk Duyarız